Reklam seslendirme yaptıysanız stüdyoya çok defa girmiş, yapılacaklar listenizi de çoktan geliştirmişsinizdir. Ancak reklam seslendirme sanatçısı olma hayali olan bir adaysanız bu bilgilerin çok işinize yarayacağını söyleyebiliriz. Seslendirme sanatını, sadece konuşmak olarak görüyor ve biraz da hafife alıyorsanız almayın. Sanıldığından çok daha disiplinli çalışma ve teknik alt yapı gerektiren, bolca tecrübe isteyen bir mesleğin henüz başındayken işinizi sağlama alın.

Buralarda Fazla Tokluk Sevmeyiz!

Malum işiniz diyaframla, o yüzden midenizi fazlaca genişletip çalışma alanınızı kısıtlamayın. Sarımsaklı, soğanlı yiyecekleri de seslendirme yapmayacağınız günlere bırakıp freş tercihler yapın. Sesinizin rengini soldurmamak, doğru nefes alabilmek ve tabii ki sık sık susayıp boğaz kuruluğu muhalefetiyle karşı karşıya kalmamak için stüdyoya gelmeden en az bir saat önce hafif bir şeyler yiyin!

Mikrofonun da Size Alışması Lazım!

Stüdyoya girer girmez, ayağınızın tozuyla “Ben hazırım!” deyip hızla mikrofon başına geçmeyin, önce bir soluklanın. Nasıl ki yeterince ısınmadan spora başlamıyorsanız, ses tellerinizi ve diyaframınızı rahatlatacak egzersizlerinizi yapmadan seslendirme yapmaya başlamayın. Çünkü hazırlığınızı ne kadar doğru yaparsanız, performansınız o denli uzun olur. Aksi halde kısa sürede sesinizde çatallaşma riskiyle burun buruna gelebilirsiniz.

Seslendirme Kostümünüzü Giydiniz Mi?

Vaktinde stüdyoya geldiniz, bir güzel dinlenip soluklandınız, ısınma egzersizlerini yaptınız ve artık hazırsınız. Peki, ne giydiniz? Ne giyeceğinize siz karar verin ancak ne giymemeniz gerektiğini de bir kenara not edin deriz. Ses çıkaran topuklu ayakkabılar, hareket ettikçe birbirine çarpan takılar, pullu metalli kostümler uzak durmanız gerekenler listesinin başında geliyor.

Mikrofon Oyunculuğu Sahneye Benzemez!

Eğer daha önce sahne tecrübeniz olmuş ya da kamera önünde oyunculuğu deneyimlemişseniz bir rol arkadaşına alışkınsınızdır. Ancak mikrofon başına geçtiğinizde işler değişir. Reklam seslendirme yaparken ortada seyirciler olmaz. Rol arkadaşları da olmaz. Sadece mikrofon ve sizin sesiniz vardır. Bu yüzden seslendirme sırasında, sağa sola dönüp dudak ile mikrofon arasındaki mesafenin sık sık kaybedilmesi istenmez. Seslendirmede her şey ses ve mikrofon arasında olup biter. Bu yüzden kulağınızı ve sesinizi dört açmanız yetecektir.

Son olarak ise takım arkadaşlarınıza sık sık teşekkür etmeyi ve olabildiğince açık iletişim kurmayı ihmal etmeyin 😉